6 Mart 2010 Cumartesi

TMMOB ŞEHİR PLANCILARI ODASI 26. OLAĞAN GENEL KURUL ADAY LİSTEMİZ

YÖNETİM KURULU

ASIL
ÇİĞDEM ÜNAL
MURAT ÇEVİK
GÜRSEL GÜNDOĞDU
GÖKÇEN KUNTER
ERTAN GÖRAL
NURAN TALU
ÖZLEM AKSÖZ

YEDEK
SERKAN KEMEÇ
DURSUN YILDIRIM BAYAR
UTKAN ILICALI
MEHMET KURU
SEVCAN ÖZBAY
GENCAY SERTER
İLKEM GÜL


ONUR KURULU

ASIL
ÖMER KIRAL
ERDAL KURTTAŞ
GÜLTEN KUBİN
S. ZAFER ŞAHİN
BUĞRA GÖKÇE

YEDEK
VEDAT ÖZBİLEN
AYŞE ÜNAL
GÜLTEKİN YILMAZ
NURCAN TURAN
BİLGE AKBAL ADEM


DENETLEME KURULU

ASIL
REMZİ SÖNMEZ
SAFFET ATİK
SERDAR KARADUMAN
FUNDA ERKAL
ADNAN ALMEMAN

YEDEK
ESER ATAK
ÇİĞDEM DURUKAN
İPEK ÇOKPEKİN
BEGÜM AYKAN
EZGİ SARMUSAK


TMMOB YÖNETİM KURULU

ÇİĞDEM ÜNAL


TMMOB YÜKSEK ONUR KURULU

NEVZAT UĞUREL

4 Mart 2010 Perşembe

ODA GENEL KURULUNA DOĞRU... DEĞERLENDİRMELERİMİZ....

DEĞERLİ MESLEKTAŞLARIMIZ,

Bildiğiniz gibi Odamız Ankara Şubesinin 6. Olağan Genel Kurulu 13-14 Şubat 2010 tarihlerinde gerçekleştirilmiştir. Demokratik Oluşum Grubu olarak, 8 yıldır sizlerin desteğiyle sürdürmüş olduğumuz Ankara Şube Yönetim Kurulu görevini, bu son Genel Kurulda yine sizlerin takdiri doğrultusunda devretmiş bulunmaktayız.

Demokratik Oluşum, Odamızı ve meslek alanımızı daha ileri taşımak, oda içi demokrasiyi hakim kılmak, tek adam sultalarına son vermek, bilimi ve tekniği halkımızın hizmetine sunmak için ilk nüveleri Odamızın kuruluşundan itibaren ortaya çıkmış olmakla birlikte 2002 yılından itibaren Oda Yönetimlerinde irade sahibi olmuştur. 2002 yılında Oda yönetimini devraldığımızda üye-örgüt ilişkileri tamamen koparılmış, ekonomik olarak ağır borç yükü altında ezilmiş ve en önemlisi kamuoyu nezdinde saygınlığı tartışılır hale gelmiş bir oda tablosu ile karşılaşmıştık. Demokratik Oluşum grubu olarak, yönetimlerde yer aldığımız süre boyunca meslek alanına, kent gündemlerine, hukuki süreçlere ve yasal yönetsel konularda tarafımıza yapılan her türlü eleştiriye sonuna kadar açık olduğumuzu belirtmiş, yönetimde yer aldığımız süreçte gerçekleştirebildiğimiz faaliyetlerle birlikte gerçekleştiremediğimiz çalışmaları da açık bir şekilde ortaya koymuştuk. Bugün gelinen noktada, Odamızın faaliyetleri önünde ekonomik konuların bir engel olmaktan çıkmasında, Odamızın kendi mekanlarına ve profesyonel kadrolarına kavuşmasında ve en önemlisi kamuoyu nezdinde kentsel sorunlar konuşulduğunda halktan ve meslekten yana bir odak haline gelmesinde Demokratik Oluşum tarafından belirlenen politikalar belirleyici olmuştur. Öyle ki, mücadelenin boyutları, kent planlama ve şehircilik ilke ve esaslarına aykırı planlama süreçleri gerçekleştiren belediye başkanlarının kendi yaptıklarını sorgulamalarına yol açmıştır.

Ancak gerek genel kurulda gerekse sonrasında sistematik bir şekilde yapılan karalama ile iftira, hakaret ve dedikodu ağırlıklı kulis faaliyetleri nedeniyle, Genel Kurul Değerlendirmemizi sizlerle paylaşma ihtiyacı duymaktayız.

6. Olağan Genel Kurul görüşmeleri, Demokratik Oluşum gurubuyla birlikte Ankara Şube Yönetimine dair iddiası olan Toplum İçin Şehircilik ve Katılım Platformu olmak üzere üç farklı ekibin yoğun bir çalışma yürütmesine karşın, ne yazık ki katılım açısından geçmiş yılların çok ilerisine gidememiştir.

Ankara Şube yönetimine; akademisyen olmayan plancıyı “bilgisiz” ve "araç" olarak gören Toplum İçin Şehircilik grubu ve kamu yararı yerine “piyasa gücünü hakim kılmak isteyen”, serbest çalışmayan plancıyı “işin gerçeklerini kavrayamamakla” ve “piyasanın ihtiyaçlarına cevap verememekle” suçlayan Katılım Platformu olmak üzere iki kesim hakim olmuştur. Bu iki anlayışın dile getirdiği görüşler dikkatlice irdelendiğinde ortaya çıkan sonuca göre, kamuda çalışan plancıların Odada söz hakkı olmaması gerekmektedir. Çünkü Bakanlıklarda çalışan plancı iktidar partisinin, Belediyelerde çalışan ise yerel seçimde kazanan partinin aracı olarak görülmektedir.

Genel Kurul kürsüsünden Demokratik Oluşum grubu kolektif üretim anlayışı gereği değişik temsilcileriyle söz hakkını kullanırken diğer iki grubun görüşlerinin ifadesi ise bunların sözcüsü konumundaki H. Tarık Şengül ve Necati Uyar’ın konuşmalarıyla sınırlı kalmış, diğer katılımcılar tribünleri dolduran taraftarlar olmanın ötesine geçememiştir. Genel Kurul salonuna ve kürsüsüne de hâkim olan akademik-patronaj ve piyasa-patronaj ilişkilerinin Oda sürecini nasıl etkileyebildiğini gördük. Bu tarz biat ilişkilerinin ve tek adam anlayışının 6. Dönem Ankara Şube Yönetimine neler getireceğini de hep birlikte göreceğiz.

Sonuç olarak söylemek isteriz ki, dönem boyunca Ankara Şubesini yönetsel, ekonomik, lojistik her anlamda sürekli baskı altına almaya ve Şubemizden rol kapmaya çalışan Genel Merkeze hakim sekter anlayış, tarafımızca verilen önerge çerçevesinde mücadelelerinin 62. gününde Tekel İşçilerine Genel Kurul katılımcılarıyla birlikte yapılan ziyaret esnasında dahi bu rol ve kürsü kapma sevdasını dizginleyememiştir. Bu sekter anlayış, sadece kamu yararı teori ve pratiğini hakim kılmaya çalışan bizlere karşı; kendine yakın olanla değil kendiyle hiç uzlaşmayacak olanla Ankara Şube yönetimini paylaşmayı içine sindirmek zorunda kalmıştır. Elbette “toplum için”...

Üyelerimizin hafızalarında kötü bir anı olarak kalan ve bir tarafın dışlandığı 4-3 yönetim yapılarının, Şubemizin son 8 yılda yürüttüğü kendisini mağdur kesimlerin bir parçası olarak görerek kent için mücadele etme anlayışında zaafiyet yaratacağını büyük bir üzüntüyle görmekteyiz. Tüm bunlara karşın Oda Merkez Genel Kurulunda üyelerimizin iradesini Demokratik Oluşum yönünde kullanarak bu gidişe son verebileceğini düşünüyoruz.


DEMOKRATİK OLUŞUM

2 Mart 2010 Salı

Şube Başkanı Erdal Kurttaş'ın yaptığı konuşmanın ana hatları

13 Şubat 2010 tarihinde gerçekleştirilen TMMOB Şehir Plancıları Odası Ankara Şubesi Genel Kurulu Sonrası 'tamamlanamadığı' iddia edilen bir konuşmanın metinlerinin elektronik posta yolu ile yayılması nedeniyle bu konuşmaya da cevap olacak şekilde Genel Kurulda Şube Başkanı olarak Erdal Kurttaş'ın yaptığı konuşmanın da şehir plancılarına ulaştırılması gerekliliği ortaya çıkmıştır. Bu konuşmanın ana hatlarını bilginize sunuyoruz.

Saygılarımızla.

DEMOKRATİK OLUŞUM

Değerli dostlarım,

2 yıl kadar önce tam da bu zamanlarda, bu saatlerde yapılan Genel Kurulla birlikte bize verdiğiniz görevin gereklerini yerine getirmeye çalıştık. O Genel Kurulun ertesi günü yapılan seçimlere 184 üyemiz katılmış, diğer listeyi oylayanlar da dahil olmak üzere. 184 kişi bizileri seçmiş. Bunun sonrasında yapılan Genel Merkez seçimlerinde katılım sayısı - 124 kişi. Yani ben de dahil olmak üzere, Genel Merkezde veya Ankara Şubede seçilen herkes aşağı yukarı ortalama 100 üye oyuyla seçilmiş bulunuyor. Tablo budur. Yarın seçimlere yaklaşık 200 civarında insan gelecek, ve yeni 14 kişi seçilecek. Bu 14 kişi, 7 asıl, 7 yedek üyeden oluşacak.

Asıllar, olabildiğince ülke gündeminin, kent ve bölge gündeminin kendilerine yüklediği görevler her neyse onu üstlenmeye, omuzlamaya çalışan bir anlayışla serbest çalışanların, öğrencilerin problemlerini, akademik alanda yaşanan çıkmazları, ülkenin planlamasını mutlaka doğrudan ilgilendiren tüm sektörlerindeki altüst oluşları; günümüzde tümüyle toprak rantı üzerinde örgütlenen yeni devlet modelinin ikame etmeye çalıştığı yeni politikaları ve hızla kadük etmeye çalıştığı eski yasal düzenlemelerin yerine, yeni, farklı bir anlayışla yağmanın yasal zeminini oluşturmak üzere yapılan çalışmaları takip etmek gibi bir gündem ve görevleriyle dopdolu bir alanda çalışacaklar ve siz bu 7 kişiyi yine yalnız bırakacaksınız.

Bu çerçevede, yarın yapılacak seçimlerde belki siz de Yönetim Kurulu listenizi deldireceksiniz, delinecek. Yönetim Kurulu listenizi delerek gelip katılan arkadaşlar bulundukları kurumlarda, biriktirdikleri deneyimlerle, oda yönetimine katkıda bulunmasını beklerken, aranıza katılan o arkadaşlar size gerekli enerjiyi getirmediklerinde, çalışmalara katılmadıklarında bir kez daha sarsılacaksınız. Bunun yanı sıra, liste delerek gelen arkadaşların katkı koymamasından yana üzüntü çekerken, oluşturduğunuz komisyonlarda hiç ummadığınız bir şekilde görev alan, gönüllü, gerçekten sadece meslek alanını ve Odasının örgütlülüğünü hayatının idesi haline getirmiş dostlardan, meslektaşlardan yardım aldığınızı da görüp çok sevineceksiniz.

Biz, bu 2 yıllık süreyi, basılı ortamda sizlere dağıttığımız Çalışma Raporunda görüldüğü gibi, elimizden geldiğince verimli geçirmeye çalıştık, buna gayret ettik, meslek alanındaki niyetinizi haykıran, istemlerinizi dile getiren sesiniz olmaya çalıştık. Hiçbir kemirgenin yakınında olmadık, ama kemirilmeye de izin vermemek için elimizden gelen direnci gösterdik. Bizi kemirmeye çalışan meslek içi ataklara, saldırılara göğüs gerdik, dirayet gösterdik. Hiçbir siyasi kimliğin veya siyaset sahnesinde dans eden herhangi bir kimsenin -konumu, kimliği ne olursa olsun- soluğunun Odamızın ensesinde gezinmesine izin vermedik, yan ve yandaş olmadık.

Bu noktada Genel Merkezce üzerimize atılı suçu üstlenmiyoruz.

Seçime 5 kala bize e-muhtıra veren ODTÜlü hocalarımızı da anlayışla karşılıyoruz; ama sebebi kendinden menkul bu davranışın açıklayıcı bilgisini keşke burada olsalardı da kendilerinden alsaydık. Bu hocalarımızın pek azının, ikiyle sınırlı olmak üzere, Genel Kurul toplantılarına iştirakinden son derece mutluyuz, onur duyuyoruz. Diğerlerine baktığım vakit; kimisi öğrencisi olmaktan onur duyduğum, kimisi yan yana aynı sıralarda ders almaktan, ders vermekten mutluluk duyduğum insanlar. Ancak böyle bir e-muhtırayı hak etmediğimizi düşünüyorum.

İmar Müdürlüğü görevini üstlenişim 10 Nisan 2009 tarihlidir. 28 Mart 2009 seçimlerinden 11 gün sonra. Yönetim Kurulumuz ne zaman göreve başladı, bize ne zaman liyakat ödevi verdiniz; yaklaşık o tarihten 1 yıl önce, 15 Şubat 2008de verdiniz. 15 Şubat 2008den 10 Nisan 2009a kadar, yani benim İmar Müdürlüğü görevime fiilen geri dönüşüme kadar İmar Müdürü değildim. Belediyenin bir çalışanıydım, ama Belediyeden uzak tutulmaya gayret gösterilen, uzak tutulmamdan yarar umulan bir meslektaşınızdım. Uzakta tutulmaya çalışılmam sizin yüzünüzü karartan bir duruştan değil, sizin başınızı dik tutan, sizin mesleki onurunuzu savunmak uğruna, bulunduğu bürokratik mevzii hiç ardına bakmadan terk etmiş bir insanın davranışından ibarettir. Üniversiteme sığındım; üniversitemde ek görevli öğretim üyesi statüsüyle bana verilen ödevi layıkıyla yapmaya çalıştım, 10 Nisan 2009 gününe kadar sürdürdüm bu ödevi de.

Üniversitede bulunduğum süre zarfında kampus solculuğu yapmamaya özen gösterdim. Bulunduğum süre zarfında mesleki bilgi ve deneyimimi, birikimimi, pratiğimi, bana yeni meslek insanları olmak üzere emanet edilmiş genç meslektaş adaylarına dikkatle, titizlikle, özenle aktardım. Bunu birlikte yapmaya çalıştığım ve ışığından çok istifade ettiğim Sayın Keskinokla aynı stüdyoda bu ilkeleri zedelemeden, şaşmadan birlikte çalıştım, emeğimi koydum. İmar Müdürü olduğum an itibarıyla da bu çizgimde en ufak bir sapma ve değişme olmamıştır.

Değerli arkadaşlar; Tarık Şengülün hırçınlığı yeni bir şey değil. Biz, Şubat 2008 seçimlerine giderken, liste oluşturuyoruz diye, Odamızın merdivenlerinde gördüğümüz surat, ters davranış, Odamız çatısı altındaki neredeyse gerginliği bir üst mertebeye sıçratacak tutum ve davranışlar bu durumun ilk ateşleyicisi olmuştur. Açıkçası, Odanın yönetiminde bugün bu görevi size devretmeye hazırlanan, bugüne kadar bu vazifeyi sırtında taşımış olan insanların görev almasını engellemeye yönelik bir tutum ve davranış ve ondan türeyen hırçınlıkları biz daha o günden itibaren yaşamaya başladık. O koşullarda listemiz delinerek, bu tarz hırçınlığı görev edinen arkadaşlarımızın uygun gördüğü iki kişi listemize girdi. Bunlardan birisi çalıştırmamayı, diğeri ise çalışmamayı tercih etti; çalışmamayı tercih ettiği için, 3.5 ay Yönetim Kurulu toplantılarına gelmedi. Hala bu salonda da göremiyoruz.Keşke olsaydı da cevap verebilseydi. Çalıştırmayan arkadaşımız da yok bu salonda. Keşke olsaydı da beni yanıtlasaydı. Gelmedi. Israrla çağırdık, gelmedi. Çok sevdiğim bir arkadaşım. Ama o da bu hırçınlığın kurbanı oldu. Dilerim, yeniden aday olacaksa, bu hırçınlığın bir parçası olarak aday olmaz. Onun Odaya yeni dönemde katkı koyabileceği bir süreç yaşanmasını dilemekteyim.

Ankara Şubenin gündeminden rol çalmaya çalışarak Genel Merkez yönetmek, kampus solculuğunun bir devamıdır arkadaşlar. Yok, oteldi, Kızılaydı, bir bütün müydü, parça mıydı, Akay Kavşağına öyle mi olduydu, şöyle mi olduydu Ben diyorum ki, ülkenin gündemini ve onun üstünde yükselen siyasaları ve oradan türeyecek siyasal iktidarı bugünkünden çok daha güçlü, çok daha acımasız bir yağmaya ve talana götüren yasal düzenlemeler var. Bu yasal düzenlemeler ülke gündemini sarstığı kadar, meslek alanını da sarsıyor, silkeliyor, darmadağın ediyor. Ama arkadaşımız, bizi 50 kişiye indiriyor bu toplantı salonlarında, Ne yaptın?! diyor.

İmar Müdürü olduğum ve onurlu bir meslektaşımızın Belediye Başkanı seçilmesinin sonrasında saygın meslek insanlarının, meslektaşlarımın orada görev alması ile Odamızın özerkliği arasında bir kuşku bağı kurulmasını esefle karşılıyorum, kınıyorum. Varsa böyle bir derdi herhangi bir üyemizin, çıkar, olay üzerine, dosya üzerine, ada-parsel üzerine kuşkulu durumu kanıtlar, biz de hesap veririz arkadaşlar. Bu Odanın Onur Kurulu var arkadaşlar; bizi Onur Kuruluna verirsiniz.

Ben, 10 Nisan 2009dan itibaren İmar Müdürlüğü görevime geri döndükten sonra, yani tam 10.5 ay içerisinde, Belediyede yeniden görev aldığım günden itibaren emek yoğun bir şekilde çalışmaya başladım. Gece 23.00lerde çıktım. En erken saat 20.30-21.00de çıkabiliyorum. Gece 23.00lere kadar çalışarak, Çankaya Belediyesinin ayağa kalkması için, saygıdeğer meslektaşım Bülent Tanık’a onurla ve gururla destek verdim. Şehir plancısı olma görevimi, ödevimi yaptım, mesleki namusumun gereğini yaptım. Sizin yüzünüzü karartacak, sizi gücendirecek, sizi başkalarının önünde zor duruma düşürecek en ufak bir davranışım olmadı. Olduysa, tekrar ediyorum, Onur Kurulu orada açık. Meslektaşıma destek olmaya devam edeceğim. Bu Odaya destek olmaya devam edeceğim.Bu Odada böylesine hırçın bir anlayış yeniden yönetimi ele alır ve sağa sola balans ayarı çekmeye kalkışırsa, onlarla da mücadele edeceğim. Halbuki, ben, sadece köşeme çekilip, neredeyse bir belalar yumağı haline gelmiş Belediyede çalışmak üzere, sessiz, sakin, arada bir de bir komisyonda görev verilirse, Şunu yap, incele denirse, o tür bir rol üstlenmeyi düşünüyordum.

Samimiyetle, içtenlikle, hırçınlaşmadan, ciddiyetlerini bozmadan, dedikodular üzerinden kendilerine malzeme yaratmadan; Genel Merkez ise Şubeden, Şube ise Genel Merkezden veya diğer şubelerden rol çalma yarışına girmeden, efendi gibi işlerini yapsınlar, yapmıyorlarsa kampuslarına geri dönsünler.

Bu anlamda, bize katkı koyan, bize negatif efektleriyle dahi katkı koyan tüm arkadaşlarımıza, tüm meslektaşlarımıza samimiyetle, içtenlikle teşekkürü bir borç biliyorum. Dilerim, bundan sonraki Genel Kurulun, yani 2012 yılındaki Genel Kurulun katılımcı nüfusu bu salona sığmaz. Gerçekten arzum budur.

2 yıl boyunca güler yüzlü bir oda olmaya çalıştık. Gayretimiz hep güler yüzlü ve üyeleriyle bir arada, birlikte, çok sesliliğe önem veren ve bize katkıda bulunmaya çalışan herkesin sesini, soluğunu dile getirmeye çalışan bir anlayışta oldu.. Bize güvendiğiniz için de çok çok teşekkür ediyorum.

Erdal KURTTAŞ

13 Şubat 2010 Cumartesi

DEMOKRATİK OLUŞUM GRUBU Desteğinizi bekliyor

14 Şubat 2010 Pazar (Seçimler)
Saat 09:00 – 17:00
TMMOB Şehir Plancıları Odası Ankara Şubesi
Hatay Sokak No: 24/7 Kocatepe /Ankara

DEMOKRATİK OLUŞUM
TMMOB Şehir Plancıları Odası Ankara Şubesi 6. Dönem Adayları

ASIL
Gürsel Gündoğdu
Gökçen Kunter
Ertan Göral
Yasemin Asil
Nurcan Turan
Özlem Aksöz
Sevcan Yalçın

YEDEK
Çİğdem Ünal
Murat Suzi Ünalan
Dursun Yıldırım Bayar
Gencay Serter
Gültekin Yılmaz
Çiğdem Durukan
Utkan Ilıcalı

1 Şubat 2010 Pazartesi

DEMOKRATİK OLUŞUM GRUBUNDA YENİDEN BİRLİKTE ÜRETMEYE ÇAĞIRIYORUZ

TMMOB Şehir Plancıları Odası Ankara Şubesinin geçen dönemine başlarken Demokratik Oluşum grubu olarak;

  • Küreselleşme sürecinin, gündelik toplumsal yaşamın her alanında, özellikle de kentlerde ve ezilen toplum kesimleri üzerinde yarattığı ağır tahribat,
  • Kamusallığı dışlayan, planlama ve toplumsal yarara konu kavramların içini boşaltıp sahte cennetler vadeden neo-liberal politikalar ve uygulamaları karşısında mevzi kaybeden planlamanın ayakta kalma ve yaşamını sürdürme mücadelesi,,
  • Ülkemiz kentlerinin yerleşik alanlarında giderek karmaşıklaşan sosyo-mekansal sorunlara karşın, toplumsal yaşama egemen otoritenin bu sorunlar karşısında “kentsel dönüşüm” adı altında, sadece rant ve ekonomik yarar odaklı bir yaklaşımla, yaşayanların “barınma hakkı”nı dahi görmezden gelen, doğal, kültürel, çevresel değer ve varlıkları “paraya çevirerek ülke ekonomisini kurtaracağını sanan” anlayışın, toplum, kentler ve planlama kuram ve uygulaması üzerindeki yok edici etkisi,
  • Meslek örgütlenmesi olarak Şehir Plancıları Odası’nın bu süreç karşısında geliştirdiği tavır, toplumsal alan ve yapıyla bütünleşme arayışı, örgütlenme çalışmaları ve eylemliliğinin

bu döneme ilişkin olarak tanımlanan sorunlar, çözüm önerileri ve ortaya konan öngörüleri derinlemesine etkileneceğini belirtmiştik.

Bu çerçevede ortaya konan çalışma programı ve çalışma anlayışı Şubemizin yükselen grafiğini devam ettirmiştir.

Şubemiz artık etki alanı içerisinde kamu, özel kuruluşlar, sivil toplum örgütleri,medya ve sokaktaki insan tarafından kent ve planlama dendiğinde tutarlı, toplum yararına çalışan, meslek ahlak ve etiğini savunan bir unsur olarak akla gelmektedir.

Şubemizin artan etkisinde benimsenen katılımcı, kent gündemine duyarlı, sosyal adaletçi, emekten ve meslekten yana tavır belirleyici olmuştur.

Bu dönem içinde Oda tarihinde görülmemiş olan Oda merkezi ve Şubeler arasında yönetim anlayışı farklılığının yarattığı sorunlar bile, Şube yönetiminin bu politik yaklaşımını tüm eylemliliklerine yansıtmasına engel olamamıştır.

Bu çerçevede Demokratik Oluşum’un bir parçası olan Şubemizin yaklaşımında hâkim olan temel unsur dayanışma, uyum, iletişim ve ortaya çalışılan her türlü katkı ve eleştiriye samimiyetle kucak açma şeklinde olmuştur.

Yeni çalışma dönemi içinde Oda Örgütlülüğümüz içerisinde Şubemizin daha ileri götürülmesi, kurumsallaştırılması ve başarısının daha sağlam temeller üzerine oturtulması için Demokratik Oluşum anlayışının yeniden üretilmesi gerektiğine inanıyoruz.

Bu çerçevede biz aşağıda imzası bulunan Demokratik Oluşum grubu çağrıcıları tüm Ankara Şube üyelerini 3 Şubat 2009 tarihinde gerçekleştirilecek toplantıda sesimize ses, düşüncemize düşünce ve yüreğimize yürek katmaya çağırıyoruz.

Demokratik Oluşum Grubu

Toplantı Tarihi: 3 Şubat 2010 Çarşamba, 18:30
Toplantı Yeri: TMMOB Şehir Plancıları Odası Ankara Şubesi (Hatay Sokak 24/7 Kocatepe/Ankara)

Demokratik Oluşum Grubu Adına Çağrıda Bulunanlar:
Murat Çevik
Çiğdem Durukan
Funda Erkal
Serdar Karaduman
Serkan Kemeç
Ömer Kıral
Gülten Kubin
Gökçen Kunter
Erdal Kurttaş
Remzi Sönmez
Savaş Zafer Şahin
Kemal Şahin
Çiğdem Ünal

3 Haziran 2008 Salı

TMMOB Genel Kurulu sonuçlandı

29-30-31 Mayıs tarihlerinde toplanan TMMOB 40. Olağan Genel Kurulu, 1 Haziran günü 09:00-17:00 saatleri arasında yapılan seçimlerle sonuçlandı.

Seçimde belirlenecek 22 Yönetim Kurulu Üyeliği için 3 ayrı liste seçimde yarıştı.

Seçim Sonuçlarına göre;
• Devrimci, Demokrat Çağdaş Liste’nin önerdiği 15 yönetim kurulu üyesinden 13’ü,
• Çağdaş Liste’nin önerdiği 11 yönetim kurulu üyesinden 9'u,
• Demokrasi Barış Eşitlik ve Özgürlük Mücadelesinde Katılımcı ve Üretken TMMOB listesinin önerdiği 10 yönetim kurulu üyesinden 7’si seçildi.

Listelerde ortak isimler bulunması nedeni ile seçime giren listelerden hiçbiri yürütme kurulunu belirleyecek güçle seçimlerden çıkamadı.

Yönetim kurulu şu isimlerden oluştu:

Çevre MO: Ethem Torunoğlu (Katılımcı ve Üretken TMMOB)-477 oy

Elektrik MO: Emir Birgün (Çağdaş)-533 oy

Fizik MO: Ekrem Poyraz (Çağdaş)-358 oy

Gemi MO: Tuncay Yeşilyurt (Devrimci Demokrat Çağdaş ve Çağdaş listelerde)-696 oy

Gemi Makine İşl. MO: Muammer Yağız (Devrimci Demokrat Çağdaş ve Katılımcı ve Üretken TMMOB) -841 oy

Gıda MO: Kadir Dağhan (Devrimci Demokrat Çağdaş)-612 oy

Harita ve Kad. M.O: Nail Güler (Devrimci,Demokrat Çağdaş Liste ve
Çağdaş Liste ve Katılımcı ve Üretken TMMOB): 888 oy

İç Mimarlar O: Feyyaz Ataç (Devrimci, Demokrat Çağdaş Liste)-522 oy

İnşaat M.O: Selçuk Uluata (Devrimci, Demokrat Çağdaş Liste)-586 oy

Jeofizik M.O: Oğuz Gündoğdu (Çağdaş Liste)-499 oy

Jeoloji M.O: Ersin Gırbalar- (Katılımcı ve Üretken TMMOB)-421 oy

Kimya MO: Alaeddin Aras (Devrimci, Demokrat Çağdaş Liste)-576 oy

Maden M.O: İlker Ertem (Devrimci, Demokrat Çağdaş Liste)-490 oy

Makine M.O: Mehmet Soğancı (Devrimci, Demokrat Çağdaş Liste)-563 oy

Metalurji M.O: Cemalettin Küçük (Katılımcı ve Üretken TMMOB)-463 oy

Meteoroloji M.O: A.Deniz Özdemir- (Katılımcı ve Üretken TMMOB)-399 oy

Mimarlar O: Sabri Orcan (Devrimci,Demokrat Çağdaş)- 548 oy

Petrol M.O: Mehmet Çelik (Devrimci, Demokrat Çağdaş Liste ve Çağdaş Liste- 725 oy

Peyzaj M.O: Gülay Odabaş (Çağdaş Liste ve Katılımcı ve Üretken TMMOB)- 554 oy

Şehir Plancıları O: Yaser Gündüz (Devrimci,Demokrat Çağdaş Liste)- 513 oy

Tekstil M.O: Güngör Durur (Devrimci, Demokrat Çağdaş Liste Çağdaş Liste)- 750 oy

Ziraat M.O.Ergin Özuğur (Çağdaş Liste)- 414 oy

Kaynak: http://politeknik.org.tr

27 Şubat 2008 Çarşamba

ODA GENEL KURULUNA DOĞRU

Sayın Üyemiz,


25. Oda genel kuruluna yaklaştığımız bugünlerde Ankara Şube genel kurullarının yalnızca 5. sini geride bıraktık. Katıldığı 4. genel kurulda Demokratik Oluşum, Ankara Şubenin bu kısa tarihinin 6 yılına sığmış çalışmalarını ve savuna geldiği ilkelerini üyelerle buluşturma ve yeniden üretme fırsatını bir kez daha yakaladı. Genel kurul öncesi süreçte gerçekleştirilen işyeri ziyaretleri, toplantılar ve en sonunda da genel kurul toplantısı ve çalışma raporumuz ile, üyelerimizin belirli bir kesimine erişilerek, yapılan çalışmalar hakkında fikir alışverişi sağlandı.


Genel kurul süreçlerinin olağan koşullarının yanı sıra 5. genel kurul sürecinde, kuruluşundan üç genel kurul sonra, Demokratik Oluşum tüm demokratik süreçlerde olağan karşılanması gereken bir durumla karşı karşıya kaldı. Oluşumumuz Oda içi başka bir grupla tezlerini karşılaştırma ve yarıştırma, en çok kendi kendine sistematik olarak yönelttiği eleştirilerin bir kısmını genel kurul ortamında kendini ifade eden diğer gruptan ve üyelerimizden duyma olanağını yakaladı. Bu diğer grubun geçmişte Demokratik Oluşum şemsiyesi altında kendini ifade eden üyelerimiz ile Oda çalışmalarına ilk adımlarını atmakta olan genç üyelerimizden oluştuğunu görmekteyiz. Ayrışmanın ülke ve kent gündemine yaklaşımda değil, Oda Yönetiminde ortaya çıkan anlayış farklılığı nedeniyle ortaya çıktığı Şube Genel kurulu sürecinde netleşmiştir. Demokratik Oluşum grubu, bu sürece tüm hassasiyeti ile yaklaştı ve yaşanan süreci basit bir seçim çalışmasını aşacak bir anlayışla ele aldı, tüm olanakları Oda yararına değerlendirdi.


Demokratik Oluşum Grubu yaşanan Şube seçimlerinde yaşanan süreci şöyle değerlendirmektedir: Şube Genel Kurulunda Toplum için Şehircilik Platformu adı ile ifade edilen görüşlerin temelleri, Genel Merkezin seçilmiş–atanmış organlarında görev almış 3 üyemiz tarafından yapılan bir çağrı ile atılmıştı. Her ne kadar odada sadece son dönemde değil ondan öncesinde de görev almış ve emek vermiş bu kişilerin söz konusu çağrıyı ancak seçimlerin hemen öncesinde yapmış olması çağrının etkisini ve etki alanını sınırlamış olsa da, yeni nesil meslektaşların bilgi ve deneyimleri ile taze fikirlerinin Oda bünyesinde değerlendirilmesi çabası tarafımızca takdirle karşılanmıştır.


1970'li yıllarda TMMOB örgütlülüğünde somutlaşan "mühendislik, mimarlık ve şehir plancılığının mesleki bilimsel birikimlerini halkın hizmetine sunması" anlayışının ancak ve ancak Oda içi bir demokrasi anlayışıyla ve Oda süreçlerinde tek adam sultaları yerine kollektif anlayışların egemen olması ile mümkün olacağı savı ile 6 yıl önce ortaya çıkan Demokratik Oluşum; birikimi, deneyimi, programı ve bakış açısı ile Şube seçimlerinde ortaya çıkan ayrışmayı aşan bir çerçeve oluşturmak sorumluluğunu hissetmektedir.


Geçtiğimiz üç dönemin Genel Merkez ve Ankara Şube çalışma programları ve çalışma raporlarından izlenebilecek yaklaşımımızın 2008 Oda Genel Kurulu sürecinde yeniden değerlendirilmesi amacıyla, 28 Şubat Perşembe, saat 18.30'da Şehir Plancıları Odası Ankara Şubesi'nde bir araya geliyoruz.


Katılım ve katkılarını bekliyoruz.


DEMOKRATİK OLUŞUM GRUBU ADINA;

Erdal Kurttaş

Çiğdem Ünal

Murat Çevik

S. Gökçen Kunter

Kemal Şahin

Adres: Hatay Sokak 24/7 Kocatepe