Geçtiğimiz Dönemin başında; küreselleşme olarak adlandırılan sürecin yaşamın her alanında özellikle de kentlerde yarattığı dönüşüm süreci; neo-liberal politikalar ve uygulamaları karşısında mevzi kaybeden planlamanın ayakta kalma ve yaşamını sürdürme mücadelesi; Türkiye kentlerine özgün sorunlar ve hâkim hegemonyanın bu sorunlar karşısında ürettiği çözüm önerilerinin sığlığı ve bütünsellikten ve kamu yararından uzaklığı karşısında planlamanın ülke kentleri ve kentleşmesi adına verdiği mücadele; bir meslek odası olarak plancıların mesleki örgütlenmesinin ilk üç süreç karşısında geliştirdikleri tavır, örgütlenme, yönetim ve pratik süreçleri, dikkate alınarak ortaya konan stratejik çalışma programı ve çalışma anlayışı Şubemizin yükselen grafiğini devam ettirmiştir. Şubemiz artık etki alanı içerisinde kamu, özel kuruluşlar, sivil toplum örgütleri ve sokaktaki insan tarafından kent ve planlama dendiğinde ilk akla gelen, olanaklar oranında ve belli ilkeler doğrultusunda harekete geçen bir unsur haline gelmektedir.
Şubenin artan etkisinde benimsenen katılımcı, kent gündemine duyarlı, sosyal adaletçi, emekten ve meslekten yana tavır belirleyici olmuştur.
Bu çerçevede Demokratik Oluşum Grubunun bir parçası olarak Şubenin yaklaşımında hâkim olan temel unsur dayanışma, uyum, iletişim, hoşgörü ve her şeyden öte meslek alanı içinde bütünleştirici bir “biz” olma anlayışı olmuş ve ortaya konmaya çalışılan her türlü katkıya ve eleştiriye samimiyetle kucak açılmıştır.
Yeni çalışma dönemi içinde Oda Örgütlülüğümüz içerisinde Şubemizin daha ileri götürülmesi, kurumsallaştırılması ve başarısının daha sağlam temeller üzerine oturtulması için iyi niyet esasına dayalı olarak ortaya konacak her türlü eleştirinin ve oluşumun bu dönemde başarılı olan anlayıştan bir sapma ile değil Demokratik Oluşum anlayışını yeniden üreterek oluşturalabileceğine inanıyoruz.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder